- bollaşmak
- استفاضتوافرتوفرضفاغزر
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
bollaşmak — nsz Bol duruma gelmek Biraz zayıflamış, kolalı beyaz yakalığı bollaşmıştı. C. Uçuk … Çağatay Osmanlı Sözlük
İTTİSA — Bollaşmak. Genişlik kazanmak. Genişlemek. Vüs at … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
açılmak — nsz 1) Açma işi yapılmak veya açma işine konu olmak Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz. Anayasa 2) Renk koyuluğunu yitirmek Perdenin rengi açıldı. 3) Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak Ateşi düşünce hasta açıldı. 4) e… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bolalmak — nsz, hlk. Bollaşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bollaşıvermek — nsz Çabucak veya ansızın bollaşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bollaşma — is. Bollaşmak işi veya durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
genişlemek — nsz 1) Geniş duruma gelmek, büyümek 2) Bollaşmak 3) Rahat bir duruma gelmek, açılmak, ferahlamak Ahali dar parmaklıklardan kurtulur kurtulmaz, yelpaze gibi açılıp genişleyerek dağılıyorlardı. P. Safa 4) mec. Yaygın duruma gelmek Ünü, ölümünden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEFEYYÜZ — Feyizlenmek. * İlerlemek. * Bollaşmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük